Narin yavrumuza yanarken, Sıla bebeğe yapılanlar bizi yaktı kavurdu
Narin yavrumuza yanarken, Sıla bebeğe yapılanlar bizi yaktı kavurdu
Değerli Halkımız,
Ne yazık ki her güne acı bir haberle uyanıyoruz. Daha Narin yavrumuzun yüreğimize düşen ateşi var gücüyle yanmaya devam ederken Sıla bebeğe yapılanlar bizi kahretti.
Basında yer alan haberlere göre Tekirdağ’ın Malkara ilçesinde yaşayan anne Bakiye Yeniçeri iki yaşındaki Sıla bebeği rahatsızlık nedeni ile hastaneye götürüyor. Hastane doktorları Sıla bebeğin vücudundaki morluklardan şüphelenerek polise haber veriyorlar. Sıla bebeğe yapılan Adli Tıp muayenesinde iki yaşındaki Sıla bebeğin şiddet gördüğü ve cinsel istismara uğradığı kesinleşiyor. Sıla bebek şu an entübe edilmiş olarak yaşam mücadelesi veriyor. Anne ve imam nikahlı eşi üvey baba ile birlikte toplam 5 kişi tutuklandı.
Vicdansızlar, insan suretindeki dördüncü tür yaratıklar! Nasıl kıydınız, nasıl yaptınız? Hiç mi yüreğiniz acımadı? Hiç mi insanlıktan nasibinizi almadınız?
Bebelerimizi öpüp koklamaya bile kıyamazken bir anne nasıl bu kadar hissiz, duygusuz ve tepkisiz kalabiliyor? İki yaşındaki bir bebeye bu istismarı yapanlar, bu nasıl bir ruh halidir? İnsan olanın yüreği kaldırmıyor.
Nasıl ki Narin yavrumuzu aile içinde gözlerini kırpmadan, elleri titremeden katlettilerse, aynı zihniyet bugün de Sıla bebeği mahvetti.
Leyla, Ecrin, Müslüme, Irmak, İkranur, Narin, Sıla… daha adını sayamadığımız sayıları yayınlanan verilere göre yüz bine varan yavrularımızın kaybolmasının, istismara uğramasının, katledilmesinin nedeni ABD Emperyalistleri tarafından tepemize çökertilen ve 22 yıldır da iktidarda tutulan Yüzyılın Felaketi, Ortaçağcı gerici AKP’giller’dir. Bu insanlıklarından çıkmışların topluma yaydıkları, toplumu çürüten rezil, çamur ahlaklarıdır.
AKP’giller’in hukuk bürosuna dönüşmüş olan yargı, katilleri, suçluları bulup cezasını kesmek yerine üç-beş ay içerisinde dışarı salıverdi. Bu da yetmedi 2016 yılında Adalet Bakanı olan Bekir Bozdağ, “küçüğün de rızası ile yapılmış işler” diyerek çocuklara yapılan cinsel istismarı kılıfına uydurdu. Yılan yuvası Ensar Vakfı’nda 45 çocuğa tecavüz edilmesini o zamanın Aile Bakanı olan Sema Ramazanoğlu “bir kere yaşanmış bir olay” diyerek normalleştirdi. Diyanetin başında bulunan AKP’nin fetvacısı Ali Erbaş durmadan çocuk yaşta evlilikleri olumlayan fetvalar yayınlıyor sitesinde. Yüzlerce tarikat, cemaat, kuran kursları ile camilerde bunlarla halkımızın beynini yıkıyor. Eğitimi, bilimi okullardan çıkartıp, öğretmenlerin yerine imamları sokarak, küçük yaşta çocukların beyinlerini yıkayarak onları düşünemeyen aklını özgürce kullanamayan müritler haline getirmeyi hedefliyorlar. Toplumu 1400 yıl öncesinin Arap yarım adasına, kadınların bir köle olarak alınıp satıldığı köleci toplum düzenine götürüp Ortaçağ’ın karanlıklarına hapsetmek istiyorlar. Laik Cumhuriyet’i yıkıp, Taliban Afganistan’ı benzeri bir din devleti inşa etmeye çalışıyorlar.
Halkın Kurtuluş Partisi olarak bıkmadan, usanmadan söylemeye devam edeceğiz. Katlettiğiniz tüm çocukların, kadınların hesabını soracağız.
Partimizin programında “Irz suçu dışında idam cezası olmayacak” yazıyor. Yani kadınlara, çocuklara tecavüz edenler idam cezası ile cezalandırılacaklar.
Bizler kadınlarımız, çocuklarımız bu acıları bir daha yaşamasın diye, bu cehennemde yanmasın diye, halkımız açlıktan, yoksulluktan kurtulsun ve insanca yaşayabileceği bir düzene kavuşsun diye mücadele ediyoruz.
Bu mücadeleden de asla vaz geçmeyeceğiz. Devrimci Demokratik Halk İktidarını kuruncaya kadar da mücadelemiz devam edecek.
13.09.2024
Halkın Kurtuluş Partisi
Tekirdağ İl Başkanı
Müge Ertetik